12 Şubat 2013 Salı

MİLASLI GENÇ GİRİŞİMCİNİN, BÜYÜK BAŞARISI

 
            1940’lı yıllarda başlayan ve üç kuşaktır devam eden Günaltay aile işletmesi, peynirciliğinin yanısıra bugün her damak zevkine uygun olarak üretilen 24 çeşit sofralık zeytinle mutfaklarımızdaki yerini aldı. Sofralık zeytinler; çizik, kırma ve dolguluk olarak; Memecik, Manzalina, Domat, Kalamata, Gemlik ve Edremit zeytin çeşitlerinden elde ediliyor. Aromatik özelliklere sahip her boy ve lezzette zeytinlerden meydana getirilen dolgulu zeytin çeşitleri de şu şekilde sıralanıyor: bademli, portakallı, limonlu, sarımsaklı, cevizli, hamsili, acı biberli ve kırmızı biberli. Ayrıca futbol kulüplerine rengini veren sarı-kırmızı renkler, zeytine de renklerini vererek, yemeklik zeytin olarak sofralarımızı şenlendirmektedir.
Üçüncü kuşak olarak aile işletmesinin sorumluluğunu üstlenen Milaslı genç girişimcilerden Derya Günaltay, sofralık zeytin üretimini fason olarak yaptırdığını, paketleme ruhsatı aldıktan sonra en kısa sürede kendi işletmesinde bu zeytin çeşitlerinin üretimine başlayacağını açıklıyor. Paketleme tesisinin altyapısının hazır olduğunu, şu anda bürokratik işlemlerle uğraştıklarını belirten Günaltay, dolgulu zeytin işiyle bir yıldır uğraştıklarını, zeytinlerinin kısa sürede beğeni topladığını ve piyasada yer edindiğini, kargoyla da çok sayıda müşterisine zeytin gönderdiğini ifade etti.
Dedesi Kazım Günaltay’la babaannesi “Yağcı Hayriye” lakaplı Hayriye Günaltay’ın birlikte 1940 yılında aile işletmesinin temellerini attıklarını söyleyen Derya Günaltay, birinci kuşak büyüklerinin; Milas, Ula, Muğla ve Karaova pazarlarında zeytin ve zeytinyağı satarak bu işe başladıklarını, hatta dedesinin 1952 Ticaret Odası kayıt belgesine de ulaştığını söyledi. Torun Günaltay, babaannesiyle ilgili bir anısını şöyle anlatıyor: “Yağcı Hayriye lakaplı ninem, Milaslı bir Yahudi ailenin yanında çalışmış. Onların teşvikiyle ticarete atılmış. ‘Sen çok akıllısın, ticarete yatkınsın, sen ticaretle uğraşmalısın’ demişler ona. Babaannem ondan sonra dedemle birlikte, pazarlarda, zeytin ve zeytinyağı ile birlikte peynir de satmaya başlamışlar.”
Askerlik dönüşü 2001 yılından itibaren aile işletmesinin başına geçen Derya Günaltay, zeytin ve zeytinyağı ile ilgili tüm yurt içi fuarlara katıldığını, bu fuarların bilgi ve görgüsünü arttırdığını, katıldığı fuarlarda mal bağlantıları da yaptığını belirterek; 142 kayıtlı müşterisinin bulunduğunu, onlara zeytin, zeytinyağı, yoğurt ve peynirle birlikte, istek üzerine Milas yöresinin ebegümeci, hardal, tilkişen gibi mevsimlik yemeklik otlardan da gönderdiğini sözlerine ekledi. Günaltay, on-line satış sistemiyle de siparişler alacağını ve satış yapacağını, bu sistemi de en kısa sürede hayata geçirmek istediğini dile getirdi.
Önemli kişi ve kuruluşlara zeytin gönderdiğini, yöremiz ürünlerinin tanıtımında bunun çok yararlı olduğunu anlatan Derya Günaltay; bu müşterilerinden bazılarını şöyle sıralıyor: Başbakanlık Konutu, Cumhurbaşkanlığı Konutu, Devlet Bakanı Ali Babacan, eski Bakanlardan Abdülkadir Aksu, Milaslı işadamı Uğur Terzioğlu, Ağaoğlu Şirketler grubunun sahibi Ali Ağaoğlu ve İstanbul’daki lüks şarküterilerinin pek çoğu… Günaltay, Ağaoğlu’nun, özellikle hamsili zeytin istediğini, onun da üretimini gerçekleştireceğini söyledi.
Fuarlara çok önem verdiğini, fuarların firmalar açısından tanıtım ve satış bağlantısı yapmak için çok önemli olduğuna dikkat çeken Günaltay, daha önce ziyaretçi olarak gezdiği fuarlara, şimdi Milas yöresi ürünleri adı altında katıldıklarını, fuarlarda stand açtıklarını belirterek şöyle konuştu: “Milas kendi potansiyellerinin farkında değil. Milaslılar olarak bizler potansiyellerimizi değerlendiremiyoruz. Bunun için de bir çaba yok... Milas Gıda tarım ve Hayvancılık fuarını düzenleyen firma, Milaslı firma bulamamaktan yakınıyor. Biz bu sene fuara 4. kez katılacağız. Bu fuar Milas açısından çok önemli. Milaslı girişimciler olarak, Milas fuarını değerlendirmeliyiz. Milas zeytin ve zeytinyağı çok değerli ama pazarlama sıkıntıları var. Milaslı yerel yöneticiler, Odalar, Milas ürünlerinin pazarlanması konusunda biz girişimcilere önderlik etmelidirler. Buna ihtiyacımız var. Milas’ta girişimcilik ruhu geliştirilmelidir. Milas, dışarıdan daha iyi anlaşılıyor. Milaslılar olarak sahip olduğumuz değerleri en iyi şekilde değerlendirmeliyiz.”
Haber: Karyatv








 

YATAĞAN’DAN YÜKSELEN BİR MARKA: ZEYTİNİN EFENDİSİ

Çevremizde birçok markalı üretimler bulunmaktadır. Bunların başında zeytinyağı gelmektedir. Güzel ve albenisi olan ambalajlar içinde üretilen kaliteli zeytinyağı markalarımızı fırsat buldukça bu köşeden sizlere tanıtmaya çalışacağız. Amacımız, ulusal ve uluslararası alanda beğeni kazanan, kalite standartlarına uygun olarak üretilen yağlarımızı, çok yakınlarımızda bulunan ve pek farkında olmadığımız bu zenginliklerimizi sizlerin tanımasını sağlamak…
xxx
İlk olarak Yatağan’da Erdemli Zeytinyağı Fabrikasında üretim yapan Turgut Anadolu Yatırım Ltd. Şti’nin markalı üretiminin tanıtımını yapacağız. Firma, “Zeytinin Efendisi Zeytinyağı” ile “TUAY” markalarının üretimini yapıyor. Erdemli zeytinyağı fabrikası, Milas-Yatağan karayolundan sapılan Turgut-Yeşilbağcılar yolunun 5. kilometresi üzerinde yer alıyor. Fabrika 5 yıldır faaliyette. Şirket yetkilisi, aynı zamanda Zeytindostu Derneğinin Muğla il temsilcisi olan Eczacı Atilla Totoş. Eczacılığının yanısıra zeytin ve zeytinyağına da gönül veren bir kişi. Muğla zeytinciliğinin gelişmesi/geliştirilmesi için yoğun bir çaba içinde kendisi…
Erdemli zeytin sıkma ve zeytinyağı şişeleme fabrikası, firmanın kendi ürünlerini değerlendirirken, aynı zamanda çevredeki zeytin üreticilerinin de zeytinlerinin sıkılmasını sağlıyor. Fabrikada başka markalara da fason üretimi yapılıyor. Soğuk sıkım tekniği ile elde edilen yağlar, “Zeytinin Efendisi Zeytinyağı” ve “TUAY” markalarıyla tüketiciyle buluşturuluyor.  250-500 ve 1000 mililitre cam şişelerle, 5 ve 18 litrelik teneke ambalajlar içinde üretimleri yapılıyor. Seri olarak dörtlü şişe dolumu yapabilen makinelere sahip bulunan fabrika; sıkım ve dolum tesisi olarak gıda üretim siciline kayıtlı ve gıda üretim izinli… Ambalajlı üretimde kullanılacak olan yağlar, 365 gün ve her gün 24 saat çalışan 18 dereceye ayarlı klima ile iklimlendirme odasındaki tankların içinde belli bir oda serinliğinde korunuyor. Böylelikle tankların içindeki zeytinyağlarının iklim değişikliklerinden etkilenmemesi sağlanmış oluyor…
Sağlıklı beslenmede kullanılacak zeytinyağının elde edilebilmesi için bazı kurallara uyulmasının çok önemli olduğunu vurgulayan firma yetkilisi Atilla Totoş şunları söylüyor: ”Hasat hızlı ve zamanında hasat yapılmalı. Bu, 15 Kasım ile 15Aralık arası dönem olup, zeytinin alaçakır olduğu halidir. Hasat sırasında toprağa değen ve değmeyen ürünler birbirinden ayrılmalı, kesinlikle birbirine karıştırılmamalıdır. Hasat yerinden sıkım yerine taşıma mutlaka kasalar içinde olmalı, çuvallarla taşıma yapılmamalıdır. Yağın besin değerinin yüksek olması için soğuk sıkım olmalıdır. Bu şartlar sağlanırsa, zeytin ilaçtır ve fiyatı da yüksektir.”
Türkiye’nin şişelenmiş olarak zeytinyağı satışının, en alt seviyede olduğunu, uluslararası piyasalarda yağın asit değeriyle birlikte kusursuz lezzetinin de fiyatın belirlenmesinde etkili olduğu belirten Totoş, Milas ve Muğla il zeytinciliğinin gelişmesinde önemli katkıları ve çabaları olan Osman Menteşe’nin de adını anmadan geçemiyor. “Zeytinin Efendisi” ve “TUAY” markalarını yaratıcısı Totoş, Osman Menteşe’den övgüyle ve saygıyla söz ederken şu sözler ağzından dökülüyor: “Muğla zeytinyağlarının uluslararası pazarlarda var olabileceğinin ispatını yapan ilk kişidir o. Onun varlığı, inatla doğruyu gösteren bir kutup yıldızı gibidir. Milas’ın rafinerilik olarak bilinen yağlarının, kaliteli yağlar olduğunu göstermekle, bölgenin kaderini değiştiren kişi olmuştur. Ayrıca kendisi zeytinyağı tadım eğitimini tamamlamış ender kişilerden birisidir. Ondan öğreneceğimiz çok şey var!”
Kaliteli ve sağlıklı bir zeytinyağının ayırt edilebilmesinin çok önemli olduğuna dikkat çeken Atilla Totoş, bunun için üreticilerin mutlaka tadım eğitimi almaları gerektiğini belirterek, il çapında 1000-1500 kişiye yönelik bir tadım eğitim paneli düzenlemek istediklerini, il düzeyinde kaliteli yağ üretme bilincine ancak bu şekilde varılabileceğinin önemine değinerek; bu konuda, Muğla Valiliğinin desteğine ihtiyaçları bulunduğunu da sözlerine ekledi.
Eczacı kimliği ile zeytinyağının bir ilaç olduğunu özellikle vurgulayan Atilla Totoş, zeytinyağının içinde bulunan polifenol maddesinin sağlıkta etkili olan bir madde olduğunu, bunun da, mide ülserine yol açan yedi çeşit mikrobu öldürenin sadece zeytinyağındaki bu polifenol maddesinin olduğunu söyledi. Totoş, zeytinyağı sürekli kullanıldığı takdirde, bu maddenin, mide, bağırsak, meme, prostat ve cilt kanseri türlerini, alzheimeri, kadınlarda kemik erimesini, hamile kadınlarda beslenme bozukluğunu önlediğini, radyasyona karşı duvar oluşturduğunu açıkladı…
Nevzat Çağlar Tüfekçi
karyatv@gmail.com